11 Haziran 2017
Rabbimiz bir kudsi hadiste; “Kullarıma olan merhametimin işareti şudur ki onlara İhlâs Suresini ve Ramazan Ayını verdim” buyuruyor. Onlara o kadar merhametliyim ki İhlâs Sȗre’sini verdim. Fersah fersah ileriden başlasınlar. Çünkü halleri, güçleri, ömürleri, hayatları, uygun değil. İhlâs Sȗresi’yle onları ileriden başlatıyorum. Kurtulsunlar, dünyadayken temizlensinler diye de Ramazan Ayı’nı verdim. … Efendimiz (SAV) buyuruyor: “Bir Ramazan ayını geçirip de cehennemden kurtulmayı başaramayana üzülürüm.” Ramazan bir fırsattır, oturduğun yerde kurtulacaksın, oturduğun yerde. Ama oturduğun yerden görmen gereken sağında olduğu halde sen hep soluna bakarsan göremezsin. Otururken tek yapacağın o tarafa dönüvermektir. … Oruç ibadetinin en önemli yanı yemek yememektir, fakat oruçta yemek yemeyi bırakmak bir temsildir. Bu temsil çok önemlidir, çünkü o çok önemli bir bilginin temsilidir. Yemek işini bir süre bırakmanın bizim için bir yararı ve önemi de, bizim için Samed olmanın ne olduğunu anlayabilme çalışması olmasıdır. Allah’ın Ehad ve Samed oluşu acaba ne demektir, bunu biraz kavrayabilme çalışmasının adı Oruç’tur, o çalışmayı biz yemek yememekle yaparız. Samed oluşunu biraz kavrayabilme çalışması olan yemek yememeyi biraz geniş manada düşünün. Bu çalışmayla kul Allah’ın Samed olduğunu, kendisinin Samed olmadığını anlar. Yani Allah’ın dışı kavramı olmadığını, kendisinin dışı kavramı olduğunu, ihtiyaçlarının olduğunu ve bunları Allah’ın verdiğini anlar. Samediyet’i anladığı için, dışı kavramı olduğunu ve ihtiyacı olduğunu anlaması bile onda Samediyet nurlarını açar. … Değilse oruç ibadetiyle insan Samed olmaz. Hiç bir kul Allah’ın bu vasıflarıyla vasıflanamaz, Ehad ve Samed’le ahlaklanamaz. Bir kulun ahlaklanabileceği en önemli ve ona faydalı vasıf Rahmân ve Rahıym’dir, o yüzden Besmele’de bunlar geçer. Fâtiha kitapçığının başlangıcında paylaştık, “Ehad […]